AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

Paylaş
 

 Fish And Faye

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Dearil de la Rivera

Fish And Faye OTbEpb
Dearil de la Rivera

Rp Yaşı : 20
Mesaj Sayısı : 10

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyPtsi Tem. 27, 2020 6:58 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


Leta Naismith & Dearil de la Rivera
Willow Ormanı & Öğle Saatleri

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dearil de la Rivera

Fish And Faye OTbEpb
Dearil de la Rivera

Rp Yaşı : 20
Mesaj Sayısı : 10

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyPtsi Tem. 27, 2020 7:21 pm

Hava çok sıcaktı. Serinlemek ve soluklanmak için bir elma ağacı yaprağı altında beklemek pek işine yaramamıştı. Büyük kenarlı siyah fötr şapkasını düzeltti ve başka bir dalın oluşturduğu gölgeden bir diğerine ilerleyerek güneşin ışınlarından korunmaya çalıştı. Yaklaşık on santim olan boyuyla bunun zor olmayacağı düşünülebilirdi ama Daeril tenini kapatan kıyafetler giydiği için çabucak bunalıyordu. Neredeyse kendisiyle aynı büyüklükte olan bir serçe yanından hızla geçince, kısa bir an peşinden şaşkınca baktı. Sonrasında yüzünde kocaman bir gülümsemeyle peşine takıldı. Kuşun durumdan haberi olmasa da Daeril onunla yarışıyordu kendince. Tamamen hızına odaklanmış uçarken önüne aniden fırlayan bir kelebeğe çarptı. Minik hayvanın kanadı genç perinin yüzüne çarpınca kelebek aniden soldu ve kurumuş bir dal gibi yere düştü. Bu sırada Daeril darbenin etkisiyle, havada savrulmaya başladı. Bu ufak boyuyla etrafta kontrolsüzce düşerek, kanadına zarar verebileceğini düşündüğünden insan boyutuna geçti. Tabi bu yaptığı büyük bir hata oldu çünkü altından geçen birine çok güçlü bir şekilde çarptı. Yerde yuvarlandı kısa bir süre ta ki bir ağaca karnını vurup durana kadar. Nefesi kesilmişti. Yerinden doğrulmaya çalışırken ayağını biraz ilerde görünce aniden bağırdı. "Ayağım kopmuş!" Fakat oynatınca kopmadığını sadece ayakkabısının fırladığını anladı. Toparlandı ve sekerek ayakkabısına gidip ayağına giydi. Üstünü başını kontrol etti hemen. Kot pantolonu, beyaz tişörtü ve siyah eldivenleri hepsi duruyordu. Yan tarafa uçmuş şapkasını alıp başına geçirdi ve hala yerde yatmakta olan adama döndü. Kime çarpmıştı? Bir ağacın yere düşmüş kuru dalını alıp baygın gence yaklaştı. Onu çubuğun ucuyla dürttü. "Hey! Hey! Kalkmak istersen çubuğumu tutabilirsin." Çocuktan tepki gelmeyince endişelendi. "Hey öldün mü? Öldüysen adını söyle. Birileri sorar eminim. Hey!" Hala kolunu dürtüyordu uzaktan. Sonra aklına ölülerin konuşamayacağı geldi. "Aa tabi. Hey! Ölüp ölmediğini anlamak için sana dokunmam gerekir ama ben dokunursam her şekilde ölü olursun o yüzden yaşıyorsan tepki ver. Ölüysen de iki kat ölü olursun."  Yine elindeki kuru dalla gencin omzunu dürttü. Bir ölüyü bile rahatsız edebilecek kadar yüksek sesle konuşuyordu.



#eecfa1
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Leta Naismith

Fish And Faye OTbJct
Leta Naismith

Rp Yaşı : 19
Mesaj Sayısı : 9

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyÇarş. Tem. 29, 2020 5:22 pm

.

    Genç adam ormanın derinliklerine ilerliyordu hızla. Milletten uzak olmak istiyordu. Kucağında bu hayattaki en iyi dostları vardı. Canı kitapları. Son zamanda biraz köklerine dönmüş gibiydi. Kucağındaki kitaplara baktı. Homeros, Herodot, Sofokles, Sappho ve niceleri. Abartmamıştı değil mi? Gerçi kasaba kütüphanesindeki Antik Yunan rafını neredeyse boşaltmıştı. Galiba biraz abartmıştı. İç geçirdi. Abartsa ne yazardı? Kimse gelmiyordu zaten kütüphaneye. Bu güzelim kitapların toz toplamasından daha iyi değil miydi çocuğun bu abartması?

    En ince kitaplardan birini aldı eline. Kral Oidipus. Ezberlemişti artık, sahne korkusu olmasa gider Sanat Merkezine, baştan sona kadar tek başına oynardı. Ama onu bırak, kendini ön plana koyacak her şeyden deli gibi korkuyordu. Okumayı bu yüzden seviyordu Leta. Tek başına oluyordu. Kimse bakmıyor, etmiyor. Sadece kitaplar ve o. İç geçirdi, açtı kitabı okumaya.

    "Ulu Kadmos'un genç evlatları" diye mırıldandı okurken. Değişiklik olsun diye sesli okuyordu. "Bu yakarı dallarıyla sarayımın önünde niçin diz çöktünüz?"

    Ama daha Oidipus'ın lafını bitiremeden bir şey çarptı çocuğa, saçtı kitaplarını etrafa, nefesini kesti. Başını fena çarpmış, kendinden geçmişti resmen yerde boylu boyunca uzanmış. Uzaklardan bir yerden hayal meyal "Ayağım kopmuş!" kopmuş diye bir yakarış duymuştu, ama net değildi. Dünya sallanıyor, sesler birbirine karışıyordu. Gözlerini açmaya çalıştı, ama daha beter olmuştu. Kapadı geri gözlerini. kendine gelmeye çalışıyordu. Ama bir dürtükleme engel olmuştu buna.

   "Hey! Hey! Kalkmak istersen çubuğumu tutabilirsin." demişti bir ses. Bu "ayağım koptu" diyen değil miydi? "Hey öldün mü? Öldüysen adını söyle. Birileri sorar eminim. Hey!" Ah bir iki saniye sussa! Ya da ne bileyim, beynini kullanıp da öyle açsa ağzını?

    "Aa tabi. Hey! Ölüp ölmediğini anlamak için sana dokunmam gerekir ama ben dokunursam her şekilde ölü olursun o yüzden yaşıyorsan tepki ver. Ölüysen de iki kat ölü olursun." Ne saçmalıyordu bu? Çocuk bir daha dürtemeden kavradı dalı, güçlükle gözlerini açarken acımadan çat diye kırdı. Etraf dönüyordu. Kalkmaya çalışması daha fena etmişti. Tutundu dürtükleyen şapşala. Ağzını açmalıydı. ezberindeki kitabın cümleleri beyninde uçuşuyordu. Ağzını açacak gibi olsa, diline Kral Oidipus'tan ya da başka bir kitaptan alıntı geliyordu söylemek istediği şey yerine. Vay be, hayatı o kadar kitaplar olmuştu ki, konuşmaktan çok onları biliyordu.

    Bu yüzden kitaplarına işaret edip "Thebaililer!" diye güçlükle mırıldanması pek şaşırtıcı değildi. Aferin Leta! Birisine daha rezil oldun!

#90EE90
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dearil de la Rivera

Fish And Faye OTbEpb
Dearil de la Rivera

Rp Yaşı : 20
Mesaj Sayısı : 10

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyÇarş. Tem. 29, 2020 7:11 pm

Dearil, yerde yatan adamı ısrarla dürterken aniden çubuğun tutulmasıyla irkildi. Zombi! Adam kesinlikle zombi olmuştu. Dearil'in en büyük hayali zombilerin gerçek olmasıydı. Fakat kulağına gelen çat sesi onu zombilerle çimde koştuğu bir hayalden gerçek dünyaya getirdi. Pantolonunun paçasına tutunan adamın ellerinden kurtulmak için bir adım geri çekildi. Şuan tek düşünebildiği çubuğuydu. "Thebaililer!" Daeril bakışlarını mırıldanan adamdan yerdeki kırık dala çevirdi. Sonra uzanıp onu eline aldı. "Onu öldürdün! O benim en sevdiğim çubuğumdu." Onu iki dakika önce bulmuş olması dışında bir sorun yoktu. "O..." Bu dala bir isim vermeliydi. Bu sırada  parmağını şıklatıp dalın tekrar tek parça haline gelmesini sağladı. "Joe! Evet onun adı Joe. O benim en iyi arkadaşım. Artık ona zarar verirsen katil olmuş olursun!" Bu sırada Joe'yu baston gibi kullanarak yere koyup yaslandı. "Adın Thebaililer mi? Ne kadar garip bir isim! Benimki de Dearil!" Yerdeki adam tuhaf hareketler yapıyordu. Kalkmaya çalışıyor gibiydi. Bu sırada daha büyük çat sesi duyuldu. Dearil yere yuvarlandı yaslandığı dalın kırılmasıyla. Panikle yere baktı. "Hayır! Joe! JOE! ... ÖLME JOE!" Kırık parçaları eline alıp yere kapandı ve ağlamaya başladı. Yere eğilmesiyle çubuk yeniden kırıldı. Dearil'in rengi soldu. "JOE! Bir arkadaşın seni kırınca dayanamadın ve yeniden kırıldın değil mi? Joe, özür dilerim. Joe!" Aklına az önce söyledikleri geldi. Artık bir katildi. En iyi arkadaşını öldüren bir katil. Gözyaşlarını eldivenine silerken geri çekildi. Üç parçaya ayrılmış Joe toprak zeminde öylece yatıyordu. Ne yapacaktı? Bir katil olduğu için polisler onu götürecekti değil mi? Ya da korucular? Sonra aklına bir peri olduğu geldi. Birden ayağa fırladı. Elinin bir hareketiyle dalı tek parça haline getirdi. Az önce yaşananlar gerçekleşmemiş gibi zıpladı. "Joe yaşıyorsun!" Çubuğu eline alıp onu bir mızrak gibi kullanarak karşısındaki görünmez düşmanlara vurur gibi yaptı. "Evet! Kesinlikle iyisin." Karşısındaki genç adama baktı. Siyah saçlı, ufak yüzlü biriydi. Daha önce görmüş müydü emin değildi. Henüz kendisinden uzak durmasını söylememişti ve bu bir rekor sayılırdı. Dearil dışlanmaya ve meyve yağmuruna tutulmaya alışıktı. "Eğer iyiysen sen kafama bir şey atmadan gideyim. Ha bu arada Joe bu Thebaililer! Ne acayip bir isim değil mi?" Elindeki dalı havaya kaldırmış ve gerçek biriymiş gibi ona bakarak konuşuyordu. "Merak etme senin adın kadar havalısını duymadım. Keşke benim adım da Joe olsaydı!"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Leta Naismith

Fish And Faye OTbJct
Leta Naismith

Rp Yaşı : 19
Mesaj Sayısı : 9

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyÇarş. Tem. 29, 2020 8:04 pm

.

     Çocuk ama çenesini kapamamıştı. "Onu öldürdün! O benim en sevdiğim çubuğumdu." diye dert yanmaya başlamıştı. "O..." diye başlamış, sonra durmuştu. Aha! Sonunda susmuş muydu? TANRILARA ŞÜKÜR! Ama sessizlik çok sürmedi. Şapşal çocuğun sesi beyninde yankılanıyordu konuştukça. Ve kendine gelmesine hiç yardımcı olmuyor gibiydi. Şıklattı parmaklarını, s*kik dal tek parça olmuştu geri.

    "Joe! Evet onun adı Joe. O benim en iyi arkadaşım. Artık ona zarar verirsen katil olmuş olursun!" Güzel, katil olup bu çocuğun dırdırından kurtulurdu. Gerçi Joe da neydi öyle? Dalda daha çok antik ve asil bir isim tipi vardı. Şöyle t*şşaklı bir isim. Mesela Chrysanthe, ya da Hyperon. Joe ne ya? Hem isim koyacaksan baston niyetine kullanma bari şunu!

    "Adın Thebaililer mi? Ne kadar garip bir isim! Benimki de Dearil!" Ne? Hayır! Tam bi şapşaldı bu çocuk! Gerçi ağırlığı altında baston kırılınca belki kendine gelir demişti Leta ama, olmadı işte öyle. "Hayır! Joe! JOE! ... ÖLME JOE!" diye çığlık atmıştı. Bak şimdi şöyle ağırlığı olan bir isim olsaydı, Orion gibi, o zaman bu feryatlar daha şairane olabilirdi. Hayal et yani, "Hayır! Orion! ORİON!... ÖLME ORİON!" Dur bir saniye ne saçmalıyordu böyle! Bu sadece aptal bir dal parçasıydı!  Çocuk çökmüş bir dal için ağlıyordu. Üstelik bir daha kırmıştı dalı.

    "JOE! Bir arkadaşın seni kırınca dayanamadın ve yeniden kırıldın değil mi? Joe, özür dilerim. Joe!"  diye zırvaladıktan sonra köşeli jeton düşmüş olsa gerek, elinin ufak bir hareketi ile ikinci kez birleştirdi dalı. "Joe yaşıyorsun!" diye sarılmıştı dala mutlulukla yerinden zıplarken. Oynadı bir müddet dalla.

    Tabii tüm bunlar olurken Leta'nın beyni de yerine gelmişti. Doğru düzgün kalktı ayağa, bakındı etrafa kitapları için. "Evet! Kesinlikle iyisin." demişti çocuk. "Eğer iyiysen sen kafama bir şey atmadan gideyim." Çok konuştuğun için mi? evet gitsen iyi olur. Ya da biraz kapa çeneni! "Ha bu arada Joe bu Thebaililer! Ne acayip bir isim değil mi?" Tanrılarım, alın canımı da kurtarın beni diye geçirdi aklından Leta. "Merak etme senin adın kadar havalısını duymadım. Keşke benim adım da Joe olsaydı!"

    "5 saniye çeneni kapasan ölür müsün?" diye sordu Leta ağrıyan başını ovarken."Ah çok acıyor" diye mırıldanmıştı. Görmüştü kitaplarından birini. Koştu yanına, aldı canı kitabını yerden. "Thebaililer okuduğum kitaptaki krallığın halkına denir" diye açıkladı, diğer bir kitabını fark etmiş, koşmuştu onu almaya. "Benim adım Leta" diye belirtti, sonra etrafa bakındı kitaplarının kalanı için. Bir yandan adının kız ismi olduğuna dair gelecek yorumlara ve aşağılamaya hazırlıyordu kendini.

.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dearil de la Rivera

Fish And Faye OTbEpb
Dearil de la Rivera

Rp Yaşı : 20
Mesaj Sayısı : 10

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyPerş. Tem. 30, 2020 4:25 pm

Tam Joe ile eskileri yad ediyordu ki yerden kalkan genç aniden bağırdı. "5 saniye çeneni kapasan ölür müsün?" Dudaklarını birbirine bastırıp sustu. Ne kadar kabaydı! Onun başını ovuşturarak ortalıkta koşturmasını seyretti bir süre.  "Thebaililer okuduğum kitaptaki krallığın halkına denir" Bence bir isim olarak da gayet havalıydı, diye geçirdi içinden ama sesini çıkarmadı. Etrafa saçılmış kitapları yeni farkediyordu. Ayağının ucuyla bir tanesini dürttü. Bazı eşyalara da onları kül etmeden dokunamadığı için ellemedi yerdekini. Daeril yapay da olsa deri kaplı olanların yeteneğinden etkilendiğinden şüpheleniyordu ama bunu kanıtlamak için hiç bir eşyaya dokunmamıştı. Genelde etraftakiler ona deli gibi davrandıkları için deney yapmaya da izni yoktu.  "Benim adım Leta" Başını hafifçe yana eğdi ona bakarken. Sonra Joe ile göz göze geldi. Ya da ona benzer bir şey. "Adın gayet havalıymış." Birden irkildi ve elini ağzına götürdü. Eğilip Joe'nun kulağına? fısıldıyor gibi yaptı ama fısıltı dediği şey küçük bir topluluğa konuşmak kadar yüksek sesliydi. "Joe benim konuşmama izin yok, Leta'ya onunla tanıştığıma memnun olduğumu sen söyler misin? Konuşursam yeniden bana bağırabilir." Ardından kendi cümlesini, sesini değiştirip Joe'nun ağzından söyledi. Sesi yeterince kalın olduğu için daha fazla derinden konuşamıyordu bu yüzden inceltti birazcık. "Daeril onunla tanıştığın için memnun olduğunu söyledi." Ses gerçekten de uzun çubuktan çıkıyordu.   "Ayrıca benim adım daha havalı." Daeril mavi gözlerini Leta'dan Joe'ya çevirdi. "Ben öyle söylemedim." Küçük, güzel bir şizofreni gösterisi gibiydi. "Yani tabi Joe ismi de güzel ama. Bakma bana öyle." Başını önüne çevirdi. İç geçirdi. "Tamam en güzel en havalı isim seninki Joe." Artık Joe'yu seslendirmesine gerek kalmamıştı çünkü kendisi konuşuyordu. Leta'ya döndü yeniden. "Sen Joe'nun kabalığına...." Yeniden elini ağzına götürdü. "Konuşuyorum ama beş saniye geçti. Bağırmazsın artık bana. İnsanlara bağırmak çok büyük kabalıktır." Birden kaşları çatıldı. Düşünüyor gibiydi. "Ben insan değilim ama bana da bağırma. Kalbim kırılıyor. Eminim Joe'nun olsaydı onunki de kırılırdı. Değil mi Joe?" Çubuktan gelen bir "Evet." kelimesi duyuldu. Daeril bunun üzerine başını geriye eğip bir kahkaha attı. Sesi bahardaki kuş cıvıltıları gibiydi. Çubuğa gülerek bakarken en yakındaki ağaçtan bir serçe aşağı inip şapkasına kondu. Biraz önce yarış yaptığı serçeye benziyordu. Gerçi Daeril olup bitenin farkında değilmiş gibi görünüyordu. "Seni iyileştireyim mi Leta?" Baş ağrısını kastederek sormuştu. Dokunanı öldürüyor olsa da iyileştirme büyülerinde baya başarılı sayılırdı. İşaret parmağını ona doğru uzattı. Kafasını bir domatese de çevirebilirdi. Gerçi sonrasında Leta'nın kendisine kızacağını düşündü. Halbuki domatesler çok eğlencelilerdi. İyi bir espri anlayışına sahip mısır bulmak zorken domatesler harikalar yaratıyordu bu konuda. Büyüyü yapmak için Leta'nın cevabını bekledi.



#666633 : Joe
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Leta Naismith

Fish And Faye OTbJct
Leta Naismith

Rp Yaşı : 19
Mesaj Sayısı : 9

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyCuma Tem. 31, 2020 8:11 pm

.

    Ama Leta o korktuğu ve her seferinde maruz kaldığı alay yerine "Adın gayet havalıymış." gibi düzgün bir tepki alınca şaşırmıştı. Elinde toz toprak kaplanmış İlyada ile doğruldu hızla ağzını kapatan çocuğa. Cidden dalga geçmemiş miydi? Ve çeneni kapa dediğinde ciddiye mi almıştı? Bu çocuk tuhaftı, ama gözüne girmişti Leta'nın.

    "Joe benim konuşmama izin yok, Leta'ya onunla tanıştığıma memnun olduğumu sen söyler misin? Konuşursam yeniden bana bağırabilir." demişti elindeki iri dala. İç geçirdi, oyun oynuyordu çocuk resmen. Ama daldan "Daeril onunla tanıştığın için memnun olduğunu söyledi." diye cevap gelince Leta şaşkınlığını gizleyememişti. Ama sonra dal kendi adının daha havalı olduğunu belirtme özgürlüğünü gösterince çocuğun muhtemelen bir faye olduğu aklına gelmişti. Faye'lerin böyle güçleri vardı ne de olsa.

     "Ben öyle söylemedim." diye kendini savundu çocuk. Leta gülümsemeden edememişti. Çocuğun bu halleri komikti aslında, Shakespeare komedilerini hatırlatmıştı hatta Leta'ya. Leta bir çalının üstüne düşmüş Antigone'u alırken çocuğun dalla tartışmasını dinliyordu. "Yani tabi Joe ismi de güzel ama. Bakma bana öyle... Tamam en güzel en havalı isim seninki Joe."

    Sanırım dalla tartışması bitmişti ki Leta'ya dönmüş "Sen Joe'nun kabalığına...." diye başladığı lafını yarıda kesmişti. Hala kapa çeneni diye bağırmasına mı takmıştı bu?

    "Konuşuyorum ama beş saniye geçti. Bağırmazsın artık bana. İnsanlara bağırmak çok büyük kabalıktır."

    Evet takmıştı.

    "Ben insan değilim ama bana da bağırma. Kalbim kırılıyor. Eminim Joe'nun olsaydı onunki de kırılırdı. Değil mi Joe?" diye sormuştu dala. Kitapları alacak diye eğil kalk yapmak iyi gelmemişti başına. Hemde hiç.

    "Evet." diye konuşturmuştu dalı genç aqua bir ağaca yaslanırken. Çocuk dala gülerken şapkasına konan kuşu izledi. Tabii, çocuk bir feyaydı. Doğa seviyordu feyaları. Leta o kuşcuğa dalıp gitmişti ki çocuğun parmağının kendini işaret ettiğini, çocuk "Seni iyileştireyim mi Leta?" diye sorduğunda fark etmişti. Bu muhtemelen eksantrik çocuğun büyüsüne güvenebilir miydi?  Onu bir salatalığa dönüştürmeyeceği ne malumdu? Gerçi, öyle işkenceler edecek birisi olsa adı ile dalga geçerdi.

    Omuz silkti Leta "Neden olmasın?" derken. İşine gelirdi aslında. Kitaplarına dönebilirdi. Gerçi birkaç kitabını göremiyordu etrafta. Zarar gelmemişti kitaplarına değil mi? "İyileştir hadi, sonra da lütfen yardım et kitaplarımı bulmama" diye gülümsedi hafif.

    "Ne de olsa bana çarptın diye dağıldılar."  

.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dearil de la Rivera

Fish And Faye OTbEpb
Dearil de la Rivera

Rp Yaşı : 20
Mesaj Sayısı : 10

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyC.tesi Ağus. 01, 2020 9:03 pm

Leta'nın omuz silkip "Neden olmasın?" sözü üzerine nasıl bir büyü yapması gerektiğini düşündü. "İyileştir hadi, sonra da lütfen yardım et kitaplarımı bulmama. Ne de olsa bana çarptın diye dağıldılar."   Gözlerini kıstı. Daeril'i suçlamış mıydı? Sonra yüzündeki tebessümü görünce öyle olmadığını anladı ve rahatladı. Elini silah gibi yaparak işaret parmağını karşısındaki gence doğru salladı. Büyük ihtimalle bütün rahatsızlıkları iyileşmiş olmalıydı. Ya da artık dört kulağı ve sekiz bacağı vardı. İkisi de Daeril için iyi sonuçlardı. Bu sırada parmağını şıklattı ve Joe kendi başına yerden biraz yüksekte durmaya başladı. Sürekli arkadaşını tutamazdı değil mi? Kitaplar için etrafına bakınırken elini yeniden salladı ve sağa sola saçılmış bir kaç kitap Leta ve Dearil'in ortasına doğru uçup üst üste dizildiler. Bu sırada Joe konuştu. "Şuradakini almadın Daeril." Genç peri başını çevirdi ve Joe ile aralarında tuhaf bir konuşma başladı.
"Nerede?"
"Şurada!"
"Nerede göremiyorum?" Bir yandan da etrafına bakınıyordu.
"Şurada."
"Hani ya? Göstersene nerede?" Sonra duraksadı. "Doğru senin elin yok nasıl gösterebilirsin?"
"Şurada dedim ya!"
Daeril yüksek sesli bir kahkaha attı birden. "Joe sen harikasın!" Bu sırada çubuğun sırtına vurdu ve Joe uçup toprağa saplandı. "Beni nasıl da kandırdın! Senin gözün de yok ki kitabı nereden göreceksin? Kesinlikle mizah anlayışın harika! İyi ki yerden seni almışım." Yere saplanmış daldan boğuk bir ses yükseldi. Daeril ona doğru atılıp topraktan çekmeye çalıştı. "Özür dilerim Joe! Boğulma! Kurtarıyorum seni hemen." Saplandığı yerden aniden çıkınca Dearil ve Joe geriye doğru yere devrildiler. Joe az önceki büyü yüzünden tekrar havaya yükseldi ve zeminden bir kaç santim yukarıda dikine doğru durdu. Genç peri hızla ayağa kalktı ve düşen şapkasına bakındı.  Bu sırada onun az önceki kahkahasını duyan bir sincap ağaçtan inip yaklaştı. Daeril buruk bir sesle konuştu. "Gelme sincap. Zarar görmeni istemem." Eldivenli elleriyle tavuk kovalamasını andıran bir hareket yaptı. Sincap tekrar ağaca çıkınca şapkasını silkeledi ve yeniden başına taktı. Az önce Dearil düşünce uçup giden serçe anında geri geldi ve yeniden başına kondu. Daeril bu sefer de kuşu farketmemişti. "Hepsi tamam mı?" diye sordu kitapları kastederek.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Leta Naismith

Fish And Faye OTbJct
Leta Naismith

Rp Yaşı : 19
Mesaj Sayısı : 9

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyPtsi Ağus. 03, 2020 7:55 pm

.
     Çocuk elini silah yapınca izin verdiğine pişman olacak mı diye düşündü. Acaba vazgeçtiğini söylese miydi? Ama onun yerine çocuk parmağını sallayınca gözlerini sıkı sıkı kapamıştı bir şey olacak diye. Olmamıştı. Başının ağrısı geçmişti. Hatta hiç olmadığı kadar iyi hissediyordu. Gülümsedi. Şapşal davranışlarının altında çocuk aslında iyi birisiydi. Yerdeki kitabını alırken izledi çocuğun değne-... Pardon Joe'yu kendi kendine havada durmasını sağlamasını. Sonra elini sallayıp kitapları ortaya toplamasını. Muhteşemdi ya! Keşke Leta'nın'da böyle güçleri olsaydı. Ortada toplanan kitapları sayarken dinlememişti Joe ile Daeril'ın tartışmasını. Hepsi tamamdı. Ama şu kalın olan, Odysseia, kapağı yırtılmış mıydı? HAYIR! Lanet olsun! Kütüphanedekiler mahvedecekti Leta'yı!

    Daeril'ın kahkahasını duymuştu Leta. Çok tatlı ve neşeli bir kahkaha idi. Gerçi şu anki en büyük derdi yırtılan kitaptı.

    Kitabı kapmış incelemeye girişmişti Daeril "Joe sen harikasın!" deyip sopanın olmayan sırtını sıvazlayarak yere saplarken. Evet, kitabın kapağı zarar görmüştü. Sadece o da değil. Daeril konuşuyordu Joe'nun ne kadar komik olduğu, onu yerden almakla ne iyi ettiği hakkında. Leta duyuyordu, ama umurunda değildi.

    En sonunda Joe'nın yere saplandığını fark etmiş, "Özür dilerim Joe! Boğulma! Kurtarıyorum seni hemen." diyerek çıkarmıştı topraktan sopayı. Leta yaklaşan sincabı fark etmemişti, ama sadece kapak değil, girişin ilk 3 sayfasının da mahvolduğunun farkındaydı. Ama aklı, Daeril'ın sincaba söyledikleri ile dağılmıştı.

    "Gelme sincap. Zarar görmeni istemem."

    Küçük sincap niye zarar görecekti? Tehlikeli miydi bu şapşal çocuk? Göz ucuyla baktı çocuğa. Şapkasının üstüne bir kuş konmuştu. Kendinden başka kimseye zarar vermesi imkansızdı bunun! Sonra gözü elindeki Odysseia'ya kaydı. Kitaplar hariç diye not aldı kendine.

    "Hepsi tamam mı?" diye sormuştu Leta çocuğun ne kadar zararlı olabileceğini ölçüp biçerken.

    "Tamam gibi" dedi Leta Daeril'ın önüne gelip, elindeki kapağı ve ilk üç sayfası yırtılmış kitabı gösterirken. "Odysseia dışında hepsi sapasağlam" dedi, ve tam lafını bitirdiği anda yukarıdan beyaz bir şey ŞAP diye kitap ve Leta'nın eline düşmüştü. Bu... kuş b*ku muydu?! Hem de elinin üstünde?!

    "IYK!" diye çığlık atarak fırlatmıştı kitabı, ve hemen karşısında ve oraya silebilir diye Daeril'ın tişörtüne silmişti "İğrenç iğrenç iğrenç iğrenç!!!!" diye ağlarcasına bağırıp tiksintiden resmen kıvranırken. Daeril ıslak mendil vermeseydi kendine gelemeyecekti de.

    Elini üçüncü kez silerken sonunda sakinleşmiş "Tişörtün için özür dilerim" diye suçlu gülümsemişti Daeril'e. "Şu sincabı kovarken dediğin şey" diye merak ettiği konuya girdi. "Neyi kast ettin? Sen ne feyasısın ki?"
.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dearil de la Rivera

Fish And Faye OTbEpb
Dearil de la Rivera

Rp Yaşı : 20
Mesaj Sayısı : 10

Fish And Faye Empty
MesajKonu: Geri: Fish And Faye   Fish And Faye EmptyÇarş. Ağus. 05, 2020 6:44 pm

Leta'nın kendisine yaklaşıp yırtılmış kitabını göstermesiyle bakışları elindeki kağıtlara kaydı. "Odysseia dışında hepsi sapasağlam" Neredeyse kim diye soracaktı ki Leta birden çığlık atmaya başladı. Onun ellerini sallamasına ve bütün ormanı sağır edecek kadar yüksek sesle bağırmasını izledi bir süre. Bir de bana gürültücü derler, diye düşünürken tişörtünde hissettiği temasla korktu. Gerçi karşısındaki çocuk durumun farkında değildi. O rahatça Daeril'in kıyafetini mendil olarak kullanmakla meşguldü. Bir an tepki veremedi. Ölüp ölmeyeceğini görmek için gözlerine baktı. Biri daha ölürse Fabricio onu kapatmak zorunda kalacaklarını ima etmişti bir seferinde. Altına imza attığı bir ima şekli garip gelse de Daeril'e başka bir seçeneği olmadığı için denileni yapmıştı. Şimdi ise Leta'nın göz bebeklerinden yaşamın solmasını bekliyordu. Ama tüm bu düşüncelerinin aksine bir şey olmadı. "Tişörtün için özür dilerim" Aval aval onun gülümsemesine baktı. Ölmeyecek miydi? "Şu sincabı kovarken dediğin şey... Neyi kast ettin? Sen ne feyasısın ki?" Bakışlarını önüne eğip kıyafetine baktı. Eğer ölmüyorsa Daeril'in üzerine neden silmişti elini? Önce yanakları kızardı sonra da tüm yüzü. "Sen neden böyle bir şey yaptın?" diye bağırdı. "Çok kabasın!" Öfkesi korkunç olmaktan çok uzaktı. Daha çok üzerine kaş göz çizilmiş bir domatese benziyordu. "Joe şunun yaptığını gördün mü? Leta üzerimi kirletti!" diye bağırdı. Bu sırada Joe uçup Leta'nın kafasına vurdu. Bunu Daeril mi yaptırdı yoksa Joe kendisi mi yapmıştı, belirsizdi. Elini hızla salladı ve üzerindeki lekelerin temizlenmesini sağladı. Kitabın üzerindeki pislikte gitmişti ama sayfaları eski haline getirmedi. "Kitabını düzeltmeyeceğim." dedi. "Az önceki davranışın yüzünden hak ettin!" Geri çekildi, onun ellerinin ulaşabileceğinden uzağa. Ani bir hareket yapmasını bekler gibi gözünü üzerinden ayırmıyordu. "Hem sen öğrenci değil misin? Benim kim olduğumu nasıl bilmiyorsun? Okulda sürekli benden bahsediyorlardı daha geçen ay mezun olana kadar... O lanetli peri benim işte." Göstermenin, anlatmaktan daha kolay olacağını düşünerek etrafına bakındı ve yerden yeşil bir yaprak aldı. Leta'dan hala biraz uzakta duruyordu. Joe da ikisinin arasındaydı. Her an yerinden fırlayıp onun kafasına vuracakmış gibi ara ara hafifçe titriyordu. Daeril şapkasını çıkarttı ve üstündeki serçe uçup en yakındaki ağacın dalına kondu. Eldivenli eliyle tuttuğu yaprağı yanağına sürttü usulca. Ardından ileriye doğru uzattı ki Leta rahatça görebilsin. Yaprak önce kahverengiye döndü sonra iyice kurudu ve toza dönüştü. "Ben ölüm perisiyim." dedi buruk bir sesle.



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Fish And Faye
Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Merlinsville :: kasaba :: Doğu Merlinsville :: Willow Ormanı-